THEPSYCHOLOGYTURKEY

 İLİŞKİ SÜRECİNDE OLUŞAN DUYGUSAL BOŞLUK VEYA HİSSİZLİK Zamanla ilişkide oluşan çatlaklar çiftler arasında duygusal temasın zayıflamasına sebep olmaktadır. Bu temassızlık da duygusal boşluğa sebep olmaktadır. Bunun sebepleri  ise duygusal gerilimin sevgi bağını perdelemesi,  sorunları kişiselleştirmeye başlamak, sorunların kaynağını tek taraflı değerlendirmek yani sorunun kaynağı olarak sadece partnerin olduğu düşünülmesi, üçüncü şahısların değerlendirilmelerinin ön plana çıkmasıyla ilişkinin özel oluşunun ortadan kalkması olarak görülebilir. 

MANEVİ DESTEK BULAMAMAK  Çiftler arasındaki iletişim bozukluğu ve tarafların problem  çözümünde iş birliği içinde hareket edememesi durumu, her iki tarafı da problemin çözümüyle tek başlarına mücadele etmek zorunda bırakıyor. Bu nedenle çoğu çift problemle başa çıkmak yerine, kolay yoldan problemin kaynağını yok etmeyi, yani ilişkilerinden uzaklaşmayı ve kendilerini anlayabilecek ve destekleyebilecek kişilerle paylaşımda bulunmayı tercih ediyor.  Bu durumda zamanla duygusal bağın esas ilişkiden koparak  diğer ilişkide güçlenmesine ve dolayısıyla aldatma davranışına sebep oluyor.

İLİŞKİNİZE BAŞKALARININ YÖN VERMESİNE İZİN VERMEYİN                İlişkiniz hakkında bazen çıkmazlara düştüğünüzde elbette güvendiğiniz  başkalarına danışmak ilişkinizi toparlamak açısından faydalı olabilir. Ancak gerçekten güvendiğiniz insanlar güvenilir insanlar mıdır? Bunu sizde bir yara açmak için kesinlikle söylemiyorum.  Ancak sosyal ilişkiler bazen ticari ilişkileri anımsatır. Siz bir kişiye yatırım yaparsınız o kişi size veya başkasına yatırımlar yapar.  Bu yatırımlar manevi yatırımlar ya da maddi yatırımlar şeklinde olabilir. Ve bir süre sonra insanlar sammiyetini kaybedip çıkarlarını düşünür hale gelebilir. Bunu kolay kolay öngöremeyeceğiniz açıktır. Bu sebeple her zaman insanlarla ilişkilerinizde aranıza sınır koymalısınız. Özellikle ilişkide olduğunuz insanla kendi özel dinamiklerinizi başkalarına açmak hem ilişkinizi hem de sizleri oldukça yıpratabilir.  

SAYGILI OLMAK          Birbiriyle ortak bir hayatı yaşayan sevgililer ya da evli çiftler arasında en önemli unsurlardan birisi saygılı olmaktır. Saygı karşınızdaki insanın tercihlerine, yaşam tarzına, beklentilerine olabildiğince toleranslı olmaktır. Aynı şekilde bunu karşı taraftan beklemek sizlerin de hakkıdır. Örneğin; ben  sevdiğim insanın benim yanımda onun arkadaşı olan herhangi bir karşı cinsle sıkı fıkı olmasından hoşlanmam ve böyle bir durumun olmasını hiç istemem. Bu benim kendi hayatımdaki kurallarımdan biridir. Peki aynı durum bir erkek olarak benden neden beklenilmesin ?  Her ikimiz de bu kurala uyuyor isek birbirimize karşı saygılı olduğumuz söylenebilir. Başka bir boyutuyla saygı, herhangi bir tartışma durumunda erdem gösterip problemi büyütmeden her iki tarafı da problemden uzaklaştırmak şeklinde de olabilir. Kısaca saygı hem sosyal hem de özel ilişkilerimizde çok değerlidir.

SINIRLARI BİLMEK             Günümüz ilişkilerinde en çok problem yaratan, ilişkileri yerlerde sürükleyebilen hatta sorunların aşılamayıp ilişkilerin sonlanabilmesine sebebiyet veren sınır bilmezlik durumlarıdır. Örneğin; bir çifti düşünelim her ikisinin de kendi özel yaşamı var. Kendi yaşamları içerisinde kendi kuralları, alışkanlıkları ve düzenleri var. Peki gel gelelim erkeğin hoşuna gitmeyen bazı durumlar var. Bir gün bir bakıyor ki sevdiği kadına bir mesaj geliyor ve de bu bir başka erkekten gelmiş.  Erkekler çoğu zaman hele ki ilişkinin çok başlarında ise ilişkiyi sağlamlaştırmak için uğraşırken böyle durumlarda ciddi hayal kırıklıklarına uğrayabilirler.  Çünkü bu dönem karşılıklı güvenin temellerinin atıldığı dönemdir. Öfkelenebilirler, isyan edebilirler... Bunu karşı tarafa sormak istemezler çünkü güven kaybedeceklerini düşünürler.  İşte tam burada şunu anlıyoruz ki sınır koymak, oluşabilecek önyargısal hataları önleyebilir. Er...